Antalya’daki Müzeler
Türkiye’de turizm denince akla gelen ilk şehirlerden biri, Antalya. Şehir; büyüleyici doğası, maviden yeşile uzanan tertemiz koyları, hayranlık uyandıran mağaraları ve birçok antik kente ev sahipliği yapan eşsiz tarihî dokusuyla her yaz yerli ve yabancı turistlerin akınına uğruyor. Öyle ki yılın bazı dönemlerinde Antalya otellerinde yer bulmak neredeyse imkânsız olabiliyor.
“Tatilde Antalya’da ne yapılır?” sorusunun pek çok cevabı var. Eşsiz mavi tonlarının keyfini doyasıya çıkarabilir, su sporları yapabilir ya da Likya Yolu’nda uzun bir yürüyüş gerçekleştirebilirsiniz. Ayrıca Hititlerden Bergama Krallığı’na, Roma İmparatorluğu’na kadar pek çok uygarlığa ev sahipliği yapan Antalya, tarihî yerleriyle de ziyaretçilerine derin bir yaşanmışlık sunuyor. Eğer tarihe meraklıysanız veya geçmişe yapılan kısa yolculuklardan keyif alıyorsanız tatil planınızda Antalya müzelerine geniş bir yer açmanız gerekebilir. İşte, Antalya’da gezilecek yerler listesi arayanlar için hazırladığımız tarih kokulu rota.
Antalya Müzesi
Çok sayıda uygarlığı ağırlayan Antalya toprakları, bu uygarlıkların hatıralarıyla dolu. 1. Dünya Savaşı yıllarında Antalya’da yaşayan Öğretmen Süleyman Fikri Erten, dönemin şartlarında bu hatıraların korunamamasından endişelenerek resmi makamlara başvurup yetki alıyor. Ardından şehirdeki tüm arkeolojik eserleri aynı çatı altında toplayarak Antalya Müzesini kuruyor. 1922’de Alaeddin Camii'nde kurulan müze, 1972 yılında ise bugünkü binasına taşınıyor. Müzenin yaygın kullanılan bir adı da Antalya Arkeoloji Müzesi.
Antalya Müzesi hakkında bilgi verirken buranın şehrin hem ilk hem de en büyük müzesi olduğunu atlamamak gerekiyor. 30 bin metrekarelik bir alana sahip olan müzenin 13 farklı sergi salonu, bir de bahçe sergisi bulunuyor. Müzeyi ziyaret ettiğinizde Doğa Tarihi ve Prehistorya Salonunda sizi 1. jeolojik zamandan 4. jeolojik zamanın sonuna kadarki yaklaşık 550 milyon yıllık bir aralığa ait canlı fosilleri karşılıyor. Ayrıca arkeolojik kazılarda bulunan farklı dönemlere ait pek çok eser de bu salonda yer alıyor.
Müzenin Seramik Salonunda seramiğin M.Ö. 10. yüzyıl ile M.S. 13 yüzyıl arasındaki gelişimi kronolojik bir düzende sergileniyor. Bölge Kazıları Salonu, sorumluluğu doğrudan Antalya Müzesine ait kazı alanlarında bulunan eserlere ev sahipliği yapıyor. İmparatorlar Salonu’nda birçok Roma imparatorunun heykeli, Tanrılar Salonunda ise Helenistik dönem heykellerinin M.S. 2. ve 3. yüzyıllarda yapılmış kopyaları bulunuyor.
Müzenin Mozaik, Mermer Portreler, Lahitler, Perge Tiyatrosu, Sualtı, Küçük Buluntu, İkona ve Sikke isimlerindeki 8 ayrı salonunda heyecan verici pek çok eser ziyaretçilerini bekliyor. Süleyman Fikri Erten’in özel eşyalarını saklayan bir anı vitrini de müzede sergilenenler arasında.
Peki, Antalya müzesi nerede ve ne zaman açık? Antalya’nın Muratpaşa ilçesinde yer alan müze, haftanın her günü 8.30-17.30 saatleri arasında ziyarete açık.
Suna-İnan Kıraç Kaleiçi Müzesi
Antalya Kaleiçi Müzesi ismiylede anılan müze, korunması gereken kültür varlığı statüsündeki Geleneksel Antalya Evi ve Aya Yorgi Kilisesi adlı iki ayrı binada yer alıyor. Geleneksel Antalya Evi, harap bir durumdayken Suna ve İnan Kıraç çiftinin dikkatini çekiyor. İkisi de iş insanı olan çift, binayı satın alıp 1993-1995 yılları arasında onarıyor. Ardından yine Suna-İnan Kıraç çifti tarafından 1991 yılında satın alınıp onarılan Aya Yorgi Kilisesi binasıyla birlikte özel müze vasfı kazanıp 2000 yılında ziyarete açılıyor.
Geleneksel Antalya Evi binası, Kaleiçi mimarisinin etkileyici bir örneği olmasının yanı sıra dış sofasıyla ve girişindeki mozaik süslemeleriyle 19. yüzyıl esintilerine sahip. 19. yüzyıldaki bir düğün evini temsil edecek şekilde dekore edilen evin odalarında sizi yöresel kıyafetleriyle kına gecesi, çeyiz odası, misafir ağırlama gibi gelenekleri hatırlatan figürler karşılıyor. Yöresel kilim ve mobilyaların da sergilendiği bu odalar sizi geçmişte tatlı bir yolculuğa götürüyor.
Aya Yorgi binası, 1920’li yıllardaki mübadelenin ardından tüm cemaatini kaybetmiş bir Rum-Ortodoks kilisesi. Yapım tarihi tam olarak bilinmese de 1860’lı yıllarda ciddi bir onarım geçirdiği ve mübadeleden sonra depo olarak kullanıldığı için tekrar harabeye dönüştüğü düşünülüyor. Aslına en uygun şekilde onarılan binada bugün farklı dönemlere ait Çanakkale seramikleri gibi pek çok sanat eseri sergileniyor. Ayrıca binanın üst katında 19. yüzyıla özgü sokak satıcıları ve yerel halk tiplemelerinin bulunduğu bir avlu da yer alıyor. Dilerseniz avluda düğmelere dokunarak eski Antalya sokaklarının seslerini de dinleyebiliyorsunuz.
Çarşamba günleri kapalı olan müze; Haziran-Eylül ayları arası dönemde 09.00-12.00/14.00-19.30, diğer aylarda ise 09.00-12.00/13.00-18.00 saatleri arasında ziyaretçi kabul ediyor. Ayrıca müze, Antalya Kaleiçi otel seçeneklerine ve birçok turistik mekâna da oldukça yakın.
Side Müzesi
Side, antik dönemin en önemli liman kentlerinden biri. Tarihi boyunca Lidya, Antik Makedonya ve Bergama Krallığı gibi uygarlıklara ev sahipliği yapmış. Tüm bu yaşanmışlık, günümüze Side Antik Kenti ile ulaşıyor. Side Müzesi de antik kent içerisindeki bir hamamın restoresi sonrası bu binada kuruluyor. Müzede büyük kısmı Side Antik Kenti içerisindeki kazılarda bulunmuş pek çok mezar kitabesi, lahit, büst, heykel, mozaik parçası ve sütun örneği sergileniyor. Ayrıca müzede sikkelerin, kandillerin, takıların, cam eserlerin ve süs eşyalarının sergilendiği bir bölüm daha bulunuyor. Hera, Afrodit ve Athena ile özdeşleşen Üç Güzeller Heykeli de Side Müzesi içerisinde yer alıyor.
Müzenin kapıları haftanın her günü misafirlerine açık. Ziyaret saatleri ise yaz döneminde 08.30-19.30, kış döneminde 08.30-17.30.
Alanya Arkeoloji Müzesi
Alanya Arkeoloji Müzesi, 1967 yılında Anadolu tarihinin yerli ve yabancı ziyaretçilere aktarılabilmesi için kuruluyor. O yıllarda Alanya çevresinde henüz bir buluntu olmadığı için müzede sergilenen ilk eserler Ankara Anadolu Medeniyetleri Müzesinden getiriliyor. Eski Tunç, Urartu, Frig ve Lidya dönemlerine ait bu eserlerden sonra ise çevredeki antik kentlerde bulunup bağışlanan yeni eserlerle müze genişlemeye başlıyor.
Bugün 14 kapalı, bir açık sergi salonu bulunan müzedeki en eski eser; Laertes Antik Kenti’nde rastlanan ve M.Ö. 625 yılına ait olduğu düşünülen Fenike dilindeki yazıt. Ancak müzenin en ünlü parçası, M.S. 2. yüzyıla ait bronz döküm Herakles heykeli. Müzenin ayrı bir salonunda sergilenen heykele Herakles’in arkadaşı Hylas’ın su perileri tarafından kaçırılma öyküsünün anlatıldığı antik bir mozaik çalışması eşlik ediyor.
Arkeoloji ve etnografya alanları dahilindeki pek çok eserin daha sergilendiği Alanya Arkeoloji Müzesi, haftanın her günü 08.30-17.30 saatleri arasında açık.
Aziz (St.) Nikolaos Müzesi
Antalya’nın Demre ilçesinde kurulan müze, Aziz Nikolaos'un hatırası için bir anıt olma özelliği taşıyor. Çocuklar ile denizcilerin koruyucusu olduğuna ve birçok mucize gösterdiğine inanılan Aziz Nikolaos’un İtalyan tüccarlar tarafından çalınan kemikleri, bugün İtalya’nın Bari şehrinde bir bazilikada bulunuyor. Ayrıca Antalya Müzesinde de yine Aziz Nikolaos’a ait olduğu düşünülen kemikler mevcut. Aziz Nikolaos Müzesinde ise Noel Baba’nın sonsuz uykusuna mekân olduğuna inanılan Roma Dönemi’ne ait bir lahitle birlikte çok sayıda etnografik esen mevcut.
Aziz Nikolaos Müzesi, haftanın her günü 08.30-17.30 saatleri arasında ziyaretçi kabul ediyor.
Antalya Hayvanat Bahçesi
Antalya Belediyesi tarafından insanı doğayla buluşturmak amacıyla hazırlanan Antalya Hayvanat Bahçesi, doğal göllerin ve şelalelerin de bulunduğu geniş bir alanda yer alıyor. Çok sayıda hayvan türüne ev sahipliği yapan tema ve eğlence parkının çevresinde ise çocukların koşup oynayabileceği, yetişkinlerin keyifle vakit geçirebileceği piknik alanları bulunuyor. Antalya Hayvanat Bahçesi ayrıca hayvan türlerinin bakımına, beslenmesine, doğadaki yaşam alanlarına en uygun şartlarda barındırılmasına ve nesillerinin sürdürülmesi için üremelerinin desteklenmesine özen göstererek doğal hayatın korunmasına da yardımcı oluyor.
Antalya Hayvanat Bahçesinde sürüngen evleri, yırtıcı kuş barınakları, ceylan ve karacalar için ayrılmış bölümler gibi farklı yaşam alanları gözlemlenebiliyor. Siyah kuğu, Çin kazı, benekli sırtlan, albino piton yılanı, boz ayı gibi pek çok tür; bu alanlarda bir arada yaşıyor.
Özellikle çocukların doğa ve hayvan sevgisi kazanmasına yardımcı olan Antalya Hayvanat Bahçesi, kış devresi olan 15 Kasım-15 Mayıs tarihleri arasında 09.00-18.00 saatlerinde açık. 15 Mayıs-15 Kasım tarihlerindeki yaz devresinde ise 09.00-19.00 saatlerinde ziyaretçi kabul ediyor.
Antalya Atatürk Evi Müzesi
Atatürk, ilk ziyaretinden sonra “Hiç şüphesiz ki dünyanın en güzel yeridir” dediği Antalya’yı ikinci ve üçüncü ziyaretinde bir köşkte konaklıyor. Bu köşk, öncesinde bir dönem valilik binası olarak kullanılıyor ancak Atatürk’ün Antalya’yı tekrar ziyaret edeceği duyulunca temizlenip hazırlanarak kendisine tahsis ediliyor. İki katlı ve yığma taş bir yapı olan köşk, Atatürk’ün vefatından sonra bir süre sanat okulu gibi farklı amaçlarla kullanılıyor ama sonra şehrin imar planına uygun olmadığı için yıkılması gerekiyor. Yıkılan binanın aynısı Atatürk’ün hatırasını yaşatmak için 1984 yılında tekrar inşa ediliyor. Aslına uygun şekilde dekore edilip Atatürk’ün kişisel eşyaları ve Antalya ziyaretinden fotoğraflar ile donatıldıktan sonra 1986 yılında müze kimliğiyle ziyarete açılıyor.
Nostaljik havası ve her yanındaki Atatürk hatıralarıyla size duygu dolu anlar yaşatabilecek olan Antalya Atatürk Evi Müzesi; haftanın her günü, 08.30-17.30 saatleri arasında açık.
Antalya Oyuncak Müzesi
Antalya Oyuncak Müzesi; çocukları hayal dünyalarına götürecek, eğlenceli bir mekân. Aynı zamanda yetişkinlerin de çocukluk yıllarını hatırlayıp keyifli vakitler geçirmelerine imkân tanıyor. Antalya Büyükşehir Belediyesi tarafından açılan müzede, Türkiye’nin ilk oyuncak müzesini kuran şair ve yazar Sunay Akın’ın da büyük emeği var. Müzede dünyanın dört bir yanından toplanan 1500’den fazla oyuncak sergileniyor. Bu oyuncaklar ise 1800’lerden 1900’lerin sonuna kadar yaklaşık 200 yıllık bir yaşanmışlığın izlerini taşıyor.
Antalya Oyuncak Müzesinde oyuncakların yanı sıra Külkedisi ve balkabağı arabası, Daltonlar, Bugs Bunny gibi masal ve çizgi film figürleri de sergileniyor. Ayrıca 3 yaş üzeri çocukların ebeveynleriyle veya yalnız katılabilecekleri eğlenceli atölye çalışmaları da müzenin ziyaretçilerine sundukları arasında.
Kaleiçi Yat Limanındaki bu fantastik dünyanın kapıları, haftanın altı günü 09.30-18.30 saatleri arasında açık. Müze, yalnızca pazartesi günleri kapalı oluyor.
Anadolu Oyuncak Müzesi
Oyuncakların büyülü dünyasına doyamayanların Antalya’daki bir durağı da Anadolu Oyuncak Müzesi. Küratörlüğünü arkeolog Prof. Dr. Nevzat Çevik’in üstlendiği müzenin 15 salonunda yaklaşık 14 bin oyuncak sergileniyor. Üstelik her salon Pinokyo, Temel Reis, Masalcı Nine, Esnaf Sokağı gibi farklı temalara sahip. Müze binası ise önce uzun yıllar dokuma fabrikasında çalışan işçilerin çocuklarını emanet ettikleri bir kreşe ev sahipliği yapıyor. Sonrasında ise Kepez Belediyesi tarafından bir müzeye dönüştürülerek çocuklara armağan ediliyor.
İki katlı müze binasında bir oyuncak sergisinden çok daha fazlasını bulmak mümkün. Binanın ilk katında her yaş grubunun keyifle vakit geçirebileceği bir kütüphaneyle birlikte oyuncak ve sanat atölyeleri yer alıyor. Üst kattaki sergi alanlarına ise bir kafeterya ve sinema salonu eşlik ediyor. Böylece çocuklarını bu atölyelere emanet eden ebeveynler de müze içerisinde ilgi duyabilecekleri birçok aktivite bulabiliyor, dilerlerse eğitimlere katılıp sertifika alabiliyor.
Müzenin biri 1000, diğeri 1100 yaşında iki zeytin ağacına ev olan bahçesi de uzun vakitler geçirmek için gayet uygun. Müze bahçesinde arkeoloji atölyesi, Hobbit evi, oyun parkı, satranç seti gibi birçok eğlenceli alternatif daha bulunuyor.
En az çocuğunuz kadar eğleneceğiniz ve bütün gün ayrılmak istemeyeceğiniz Anadolu Oyuncak Müzesi; hafta içi 09.30-18.00, hafta sonu ise 09.30-19.00 saatleri arasında ziyarete açık.